Gazeteci-Yazar Ayhan Ongun’un hazırlayıp sunduğu Kent TV ekranlarında canlı olarak yayınlanan Açık Görüş programı Bodrum kamuoyunun şu günlerde en projeyi gündeme aldı.
Bodrum Kent Konseyi Başkanı Hamdi Topçuoğlu ve Yazar Ahmet Karataş’ın konuk olarak katıldığı programa izleyicilerden de büyük ilgi vardı.
Ortakent-Yahşi Mahallesinde yapılması planlanan İslam “Tanıtım ve Bilgilendirme Merkezi” son günlerde farklı platformlarda tartışma konusu oldu. Bu konuda en büyük tepki de Bodrum Kent Konseyi bileşenlerinden geldi. Projeye ilişkin sosyal medyada paylaştığı görüşleri nedeniyle Hamdi Topçuoğlu’nun katıldığı programa programın konsepti gereği, projeyi savunan görüşleri nedeniyle de Ahmet Karataş davet edildi.
Konuklardan Hamdi Topçuoğlu konuşmasında, “Cami ve dini tesislere karşı olmadıklarını, Bodrum’un doğal yapısını korumaya yönelik kaygıları olduğunu, bu tesisin de o bölgede yapılaşmaya neden olacağını düşündüklerini söyledi.”
Önümüzdeki günlerde Bodrumun geleceğine ilişkin yapılabilecekleri konuşmak üzere Kent Konseyini olağanüstü toplantıya çağırdıklarını ifade eden Topçuoğlu gündeme ilişkin şunları söyledi:
“Bodrum’un alt yapıya ve imara ilişkin bir dolu sorunları var iken önceliğin böyle bir projeye verilmesini doğru bulmuyoruz. Eğer gerçekten Tarihi ve kültürel değerlerimizi, İslam’ı tanıtmak amacı güdülüyorsa Lagina antik kenti öne çıkarmak ya da Beçin’ de bulunan muhteşem tarihi açığa çıkarmak, ya da bu tesisleri oraya yapmak daha doğru olmaz mıydı? Bu tür yatırımlar yapılaşmayı hızlandırır, kıt su kaynaklarımız artan nüfusa yetmeyeceği gibi, arıtma, yol, dere ıslahı gibi hizmetlerin yerel yönetimlere ayrılan bütçelerle yapılamadığı ortadayken, Bodrum Belediyesinin bir yıllık bütçesinden fazla bir paranın bu proje için harcanmasını doğru bulmuyoruz. Kaldı ki, bu tür tesislerin halkın kolayca ulaşabileceği merkezi yerlerde yapılması daha uygundur. Her geçen gün biraz daha tüketilen Bodrum’u korumak hepimizin görevidir” dedi.
Programın diğer konuşmacı Ahmet Karataş, projenin doğru anlaşılmadığından yola çıkarak, projeye karşı çıkanların bu konuda bilgi sahibi olmadan fikir beyan ettiklerini iddia ettiği konuşmasında şu konulara değindi:
“Tesislerin yapılacağı bölgede bir cami ihtiyacı olduğu gibi, geçmişte Ortakent Belediye Meclisi bu bölgede 5 dönümlük bir araziyi “dini tesis” alanı olarak ayırmış ve plana işlemiştir. Öte yandan cami yapmak Diyanet işlerinin değil dernek ve vakıfların işidir. Bu tesislere harcanacak para da hayırsever vatandaşlar tarafından karşılanacaktır. Kimilerinin çarpıtmaya çalıştığı gibi bu tesislerde kesinlikle konaklama olmayacak, aksine çok amaçlı salonlar, sergi ve müze , sosyal donatı alanları olacak ve tüm Bodrum halkının hizmetine sunulacaktır. Bodrum da ihtiyaç olan diğer hizmetlerin yapılabilmesinin önünde bu tesis bir engel değildir. Tesisin içinde kurslar, konferanslar, toplantılar düzenleneceği gibi, gerek duyulduğunda halkın taleplerine uygun eklentilerin yapılabilmesi de mümkün olacaktır. Bir diğer önemli konu, Bodrum için yapılması istenen alt yapı hizmetlerinin muhatabı Diyanet İşleri Başkanlığı değil, belediyedir. Belediye gelirlerinin artırılması ya da Bodrum gibi kentler özel bir statü verilmesi konusu ayrı bir mücadele ve tartışma konusudur. Keşke bu tesisler karşı çıkanlar yerel yönetimlerin yapamadıkları konusunda da aynı hassasiyeti gösterseler. Diyanet İşleri başkanlığının bu tür bir tesis için hayırsever vatandaşların yaptığı yardımları Bodrum Belediyesine aktarma yetkisi olmadığı gibi bunun mümkün olmadığını azıcık bürokrasiyi tanıyan herkesin bilmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Hamdi Topçuoğlu’nun bu tesisler merkezde bir yere yapılsa, yapılaşmaya neden olmayacağı için karşı çıkmazdık şeklindeki sözlerine karşın Ahmet Karataş ve telefonla bağlanan bazı vatandaşlar, şehir merkezinde bu tesisin yapılmasına uygun yer olmadığını iddia ettiler.
Kent Konseyi Başkanı Topçuoğlu’nun “ Ak Parti iktidarı döneminde imzalanan uluslararası sözleşmeler gereği yerel yönetimlerde katılımcılık esastır, ancak bu tesisle ilgili olarak Bodrumlu yurttaşların fikri alınmamıştır” iddiasına karşılık ise Karataş, eski Ortakent Belediye Meclis üyeleri seçilmiş kişilerdir ve oybirliğiyle buranın dini tesis alanı olması kararını almışlardır. Eski Ortakent belediye meclisi bu projeyi reddetmemiş, Büyükşehir yasasıyla birlikte kendilerinin yetkisinden çıktığını, İlçe belediyesinin yetkili olduğunu belirtmiştir.”dedi.
Projenin derinlemesine tartışıldığı program sonunda konuklar yine de Bodrum’un yararına olabilecek tüm konularda, siyasi kaygıları bir yana koyup, ortak davranılması gerektiğini söylediler.
