Adalet ve Kalkınma Partisi Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, Bodrum’da görev yapan basın mensupları ile düzenlenen toplantıda bir araya geldi.
Bardakçı Koyundaki bir otelde gerçekleştirilen toplantıya Milletvekili Öztürk’ün yanı sıra İlçe Başkanı Ömer Özmen ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
Yerel gündem konularını değerlendiren Milletvekili Öztürk konuşmasına, Bodrum’un, Türkiye ve Dünyanın cennet bölgelerinden bir tanesi olduğunu ve doğru yönetilmediğini ileri sürerek şunları söyledi:
“Rabbim bu bölgeyi özenerek yaratmış. Bodrum 30-40 yıldan beri doğru yönetilmediği için temel problemlerini çözememiş büyük bir metropol. Temel problemden kastım, burası devamlı yanan bir çöplüğü hak etmiyor. Çöplük üzerinden yeterince konuşma yaptım ama bunu hala bizim üzerimize, özellikle şahsım üzerine, sanki biz çöp meselesinin çözülmesine engel oluyormuşuz gibi, değerlendirmeler yapılıyor. Biz bunları kabul etmiyoruz. Yerel yönetimin görevi kentin temel meselelerini çözmektir. Recep Tayyip Erdoğan bugün Cumhurbaşkanıysa belediye başkanlığı döneminde İstanbul’un sorunlarını çözmesidir. Bodrum’un hala en büyük sorunu, yanan çöplüğü ve etrafa saçılan kirli dumanlar. Herkes birbirini suçluyor ama meselenin asıl muhatabı yerel yönetimler. Yaklaşık 30 yıldan beri aynı zihniyet Bodrum ve Muğla’yı yönetiyor. 30 yıldan beri çöp meselesini çözememiş bir yerel yönetimle karşı karşıyayız. Bodrum bunu hak etmiyor.”
“Mumcular’da 10 bin ağacın kesilmesinin önüne geçtik” diyerek sözlerini sürdüren Öztürk, “Bugün Gökova Okluk’ta Cumhurbaşkanlığı misafirhanesi yapımı var. Muğla’da herkes konuşuyor. Ak Parti’ye kendi yapamadıkları ile ilgili yüklenemeyen ve kendi yapamadıkları ile ilgili millete cevap veremeyenler, bize Okluk’taki misafirhane üzerinden yüklenmeye çalışıyorlar. Mumcular’da 10 bin ağaç kesilirken bir kez bizim yanımıza gelemeyen çevreciler, bugün konuşurken genel anlamda daha dikkatli olmaları gerekiyor. Biz katı atık tesisi için Orman Bakanlığımızdan yeni yer tesisini yaptık, fakat bundan hiç bahsetmiyorlar. Bodrum’un çöplüğünün bertarafı için yeni bir alanı tahsis ettik. Çıkıp bunu anlatmıyorlar, hiç teşekküÖr eden yok bize. ‘Allah razı olsun Orman Bakanlığımızdan, yeni yer verdi’ diyen yok.” dedi.
Sözlerini “Bodrum’un mandalina bahçelerini Ak Partililer yok etmedi.”diyerek sürdüren Milletvekili Öztürk, “Bir yerde inşaat görseler sanki bunların ruhsatını Ak Partililer veriyormuş gibi davranıyorlar. Şunu herkes bilsin; Bodrum’un mandalina bahçelerini Ak Partililer yok etmedi. Bakın etrafa kaç tane mandalina bahçesi var. Her gün çevrecilikten bahseden arkadaşlara ben soruyorum; Bodrum’un mandalina bahçeleri nereye gitti. Mandalina bahçelerine ruhsat verilirken çevreci arkadaşlar neredeydi. Bu konuda herkesi doğru bilgilendirmeye davet ediyorum.” dedi.
Şu an Bodrum’da resmi rakamlara göre 14 bin tane kaçak yapının olduğunu söyleyen Adalet ve Kalkınma Partisi Muğla Milletvekili Nihat Öztürk, oldukça sert ifadeler kullanarak şöyle dedi:
“Bu kaçak binaları, kimler göz yumdu bu hale getirdi. 14 bin resmi olan var, en az o kadar da resmi olmayanlar vardır, belki üç katı. Bu inşaatlar, Bodrum’un merkezinde, köylerinde yapılırken, yeşil katledilirken, mandalina bahçeleri kesilip beton binalar yapılırken, bu çevreci arkadaşlar neredeydi. Kimler bundan rant sağladı. Fethiye, Marmaris, Datça, Bodrum’a gidiyorsunuz aynı problem. Her taraf kaçak bina dolu. Kim göz yumuyor bu kaçak binalara. Muğla’da 30 bin kaçak bina var. Bizim Ak Parti olarak 3 belediyemiz var; Köyceğiz, Seydikemer ve Kavaklıdere’nin toplamında kaçak bina sayısı 300 küsur. Dolayısıyla burada hesap vermesi gereken yerel yönetimler var. Marmaris, Bodrum, Fethiye’yi betonlaştıran bizler değiliz, yerel yönetimleridir. 2019’da vatandaşımız bu yerel yönetimlerden hesap sorsun. Gerçek çevreciler Marmaris, Bodrum, Fethiye’nin haline baksınlar.”
Son dönemlerde yapılan projelerin Bodrum’un mimari yapısın uygun olmadığı yönünde yapılan eleştirileri hatırlattığımız Nihat Öztürk, “Şu gördüğünüz Bodrum’un her karış toprağındaki binalarının altında bir sıkıntı varsa, gözünüze çarpan mimari bir kirlilik varsa bunun sorumlusu ruhsat verenler. Sanki onlara Ankara’dan ruhsat veriliyormuş gibi bir takım değerlendirmeler yapılıyor ya, bunların hiç birisi doğru değil. Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerinin onaylamadığı hiçbir mimari yapı güncel hale gelmez. Bir yerde bir otel yapılıyorsa bunun ruhsatını veren belediyedir. Mimari ile ilgili bir sıkıntı varsa bunun altında Büyükşehir Belediyesi ve Bodrum Belediyesinin imzası vardır. Son zamanlarda birileri mesela Bodrum’da siteler yapıyor ve sanki bunlar Ankara’dan yapılmış gelmiş gibi gösteriyorlar. Bu doğru değil. Bu ruhsatların hepsinin altında belediye başkanlarının imzaları var. Şu da var; biz ortak çalışalım istiyoruz. Ne Bodrum Belediye Başkanı bizim düşmanımız, ne de Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı bizim düşmanımız. Tam tersine ortak değerimiz Bodrum, Muğla. Buralarda planlama ile ilgili bir sıkıntı varsa biz teşkilat olarak her türlü yardıma hazırız. Yeter ki daha yaşanabilir, çocuklarımıza bırakabileceğimiz bir Bodrum ve Muğla’yı emanet edelim.” dedi.
Öztürk ve beraberindekiler daha sonra, Bodrum’da bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulundu.
