Bodrum’da yoğun geçen Kurban Bayramı tatilini değerlendirmek üzere düzenlenen basın toplantısında, Bodrum Belediye Başkanı ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri tarafından kamuoyuna bilgi verildi.
Bodrum Belediye Başkanlığında düzenlenen basın toplantısına; Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon başta olmak üzere Bodrum Otelciler Derneği Başkanı Halil Özyurt, Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdoğan Başeymez, Bodrum Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Hasan Kablı, IMEAK Deniz Ticaret Odası Bodrum Şube Başkanı Orhan Dinç, Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Bodrum Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Yüksel Aslan, Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ayaz ve basın mensupları katıldı.
Bayram tatilinin değerlendirildiği toplantıda Bodrum Belediye Başkanı ve Bodrum Tanıtma Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum’da bayram tatilinin turizme ve ilçe ekonomisine sunduğu katkıları istatistiksel veriler eşliğinde gözlemlerle açıkladı. Bodrum markasının katma değerinin bu turizm sezonunda ve özellikle bayram tatilinde üst seviyelere tırmandığını vurguladı. Ardından oda başkanları da kendi sektörleri hakkındaki değerlendirmelerini paylaştı.
Yaşlanmak ayrı ihtiyarlamak ayrı bir şeydir. Hepimiz yaş alırız ama önemli olan ihtiyarlamamaktır!
Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon toplantıya, son dönemde bir yazarın Bodrum hakkında yazdığı eleştirilerini ele alarak başladı. Başkan Kocadon, “Biliyorsunuz Bodrum’u çok seven bir gazeteci arkadaşımız köşesinde bir yazı yazdı. İşte esasında bu yazının altında yatan gürültü ile ilgili bir şikayet. Şikayet ile ilgili öyle bir yazmış ki, bütün Muğla’nın kamu yöneticilerini töhmet altında bırakmış. Halbuki kendisi de Bodrum’u çok sevmesine rağmen ve özellikle köşe yazarlarını takip ettiğinizde hoşgörü üzerine ve o gece gittiği eğlence kulüplerinde dinlediği şarkı üzerine çok güzel yazı yazan bir abimizdir. Fakat bu abimizin bu son yazısı, hepimizi çok üzmüştür. Bu da şunu gösteriyor; bugüne kadar ilham aldığı bu eğlence yerlerinden olsun hatta bu eğlence yerlerine gidebilmek için yaşam tarzını bile değiştirip farklı bir boyuta geçti. Ama bu gittiği eğlence mekanlarında dinlediği şarkılarla ilgili yazılar yazardı, aşkla ilgili çok güzel mesajlar verirdi, hoşgörüden bahsederdi, iyilikten bahsederdi ama bütün bu yazdıklarını yazdığı yazıyla maalesef farklı bir boyuta taşıdı ve kendisine hiç yakışmadı. Ama ben şunu da söylüyorum; tabi ki, kızgınlık ile yazılmış bir yazı olabilir. Bu kadar hoşgörüden bahseden bir büyüğümüzün böyle bir şikayeti belediyeye bildirmesi ya da kolluk kuvvetlerine bildirmesi yeterli olacaktı. Bu da gösteriyor ki insanlar yaşlanma ile ihtiyarlamayı karıştırıyorlar. Ve bu güzel abim yaşlanmıyor bence ihtiyarlıyor. Onun için de tatil sezonunu değiştirmesi lazım. Benim ona tavsiyem, Kasım 15 ile Nisan 15 arası Bodrum’a tatile gelsin, daha mutlu olur Bodrum’da. Bir daha söylüyorum; yaşlanmak ayrı bir şeydir ihtiyarlamak ayrı bir şeydir. Hepimiz yaşımızı alabiliriz, hepimiz olgunlaşabiliriz. Önemli olan ihtiyarlamamaktır. Demek ki bu güzel eğlence yerlerinden beslenen abimiz artık ihtiyarlama moduna girmiştir. Onun için benim ona tavsiyem Kasım 15 ile Nisan 15 arasında Bodrum’a tatile gelsin.” dedi.
Başkan Kocadon konuşmasının devamında ise “Sivil Toplum Örgütü Başkanlarımız da burada, biliyorsunuz. Uzun zamandır bu kadar uzun tatile denk gelmemiştik. Gelsek bile bu kadar yoğun bir trafik yaşamamıştık. Hem insan trafiği hem de araç trafiği bakımından Bodrum yoğun bir hafta, dolu dolu bir hafta yaşadı. Özellikle şöyle bir baktığımızda nüfusumuzu herhalde 10’a katlamış gibi gözüküyoruz. Tabelada yazan 160 bin kişiye göre ödenek alan bir Bodrum yarımadasına, nüfusunu ona katlamış bir misafir topluluğumuza hizmet ettik. Bunun artıları eksileri olmayacak mı? Tabi ki olacak. Yansımaları? Tabi ki olacak ama biraz önce de dediğim gibi, eleştiri yaparken arkadaşlar, içimizdeki hoşgörüyü eksik etmeyeceğiz. Hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir. Burada, bir kere bu on günlük süreçte çalışan bütün kamu personeline teşekkür etmek lazım. Özellikle başta sayın valimiz, kaymakamımız, emniyet güçlerimiz, belediyemizin personeli ki -burada bir parantez açmak istiyorum- özellikle temizlik işlerinde çalışan arkadaşlara huzurunuzda bir defa daha teşekkür ediyorum. Niye ediyorum? Çünkü şu anda 100 kişi eksik çalışan bir temizlik işleri ekibimiz ve bu yüz kişiye rağmen minimum derecede şikayet ile bu yoğun trafiği atlattık. Tabi suçlu aramak çok kolay ama zaman zaman baktığımızda kendimizin de suçlu olduğunu görüyoruz. Bodrum olarak hiçbir zaman isyan etmedik. Bugün birkaç köşe yazarımız vardı. Sadece belediyeden sadece devletten beklemek olmaz, biraz da kendimizin kirletmemeyi öğrenmemiz lazım diyordu. Biz kendimiz de maalesef gittiğimiz yerleri sanki bu ülkenin insanı değilmişiz gibi nasıl olsa biz tatildeyiz, burası bizim evimizin olduğu bölge değil düşüncesiyle maalesef tatile çıkanlar her şeyi sokağa atıyorlar. Bu da ülkemize yakışmayan görüntüler oluşuyor. Ayrıca bunu sosyal medyada paylaşmak da marifet değildir, arkadaşlar. Bodrum kolay Bodrum olmadı. Bugün Avrupa’nın en fazla turist çeken şehirlerine baktığımızda gidip çöp yığınlarını görebilirsiniz ama hiçbir tanesi sosyal medyaya yansımaz. Milliyetçi bir vatandaş bunu yayınlamaz. Arar belediyeyi, yetkili arkadaşlara böyle böyle çöp yığını var lütfen gelip alır mısınız der, biz de gider alırız. Ama işin kolayına kaçıyorlar. Halbuki onlar güzel Bodrumumuzun büyük emeklerle yapmış olduğumuz tanıtım çalışmalarına gölge düşürüyorlar. Bunlara gerek yok. Bugün Avrupa’nın en çok turist alan Londra’sına gidin, sokaklarda çöp yığınlarını görürsünüz ama kimse kusura bakmasın, çünkü bunun hiçbir tanesini sosyal medyada göremezsiniz. Haberlerde bile göremezsiniz. Bizde ise eski bir klozetin fotoğrafını çekip yayınlamayı marifet zannediyorlar. Hatta onu çöp zannediyorlar arkadaşlar. Evinin ağaçlarını buduyor, getirip çöp bidonunun yanına koyuyor. Eski yatağını getirip oraya koyuyor, sonra da bunu sosyal medyadan paylaşarak çöp olarak yayınlıyor. Çöplerle evimizin eskimiş eşyalarını karıştırmayalım. Bunlar çok önemli ayrıntılar. Tabi ki arkadaşlarım da sizlere daha ayrıntılı raporlar verecekler. Özellikle bu bir haftalık süreçte, Bodrum’un Sivil Toplum Örgütü başkanlarına da bir defa daha teşekkür ediyorum. Esnafımız, yatırımcımız, işletmecimiz, hiçbir arkadaşımızı aç ve susuz bırakmadan tatillerini yaptırıp geri göndermişlerdir. Bu bile büyük başarıdır arkadaşlar. Özellikle fırıncılarımıza da teşekkür etmek istiyorum. Bunun yanında, çalışan bütün kamu personeline bir defa daha teşekkür ediyorum. Bakın yüz kızartıcı hiçbir suç, basınımıza düşmemiştir bu süreç içerisinde, hiçbir olayımız yoktur. Tabi ki ufak tefek şikayetlerimiz vardır. Bunlar da her yerde olabilen şikayetlerdir. Hem emniyetten aldığımız raporlarda hem de belediyemizin zabıta biriminden aldığımız raporlarda bizi böyle çok üzecek herhangi bir olayımız Bodrum’da olmamıştır.” dedi.
Rakamların sevindirici olduğunu ifade eden Başkan Kocadon, “Bu kadar yoğunluk olmasına rağmen özellikle beni en çok etkileyen özel uçaklardan bahsetmek istiyorum sizlere. Her ne kadar Bodrum, zaman zaman eleştirilse de karalansa da, bakın çok enteresandır ki bu bayram sürecinde Bodrum Havalimanına 264 adet özel uçak inmiş. Düşünebiliyor musunuz? Bakın şu anda Avrupa’nın birçok ülkesinde, bu rakamları göremezsiniz. Dünyanın turizm merkezi dediğiniz yerlerde bu rakamları göremezsiniz. Özel uçaktan yani üst düzey turizmden bahsediyorum sizlere, milyon dolarlık turizmden bahsediyorum. Bu uçaklardan gelen yolcu sayısının toplamı ise 1245 kişidir. Yani 1245 kişi üst düzey misafirimiz gelmiştir Bodrum’a. Bu da demek oluyor ki Bodrum, dünyada cazibesini hala en üst seviyede sürdürebilen bir yerdir. Onun için değerli basına, sizlere bir defa daha Sivil Toplum Örgütü Başkanlarıma teşekkür ediyorum. Diğer rakamlara da baktığımızda, tabi ki sizin de tartıştığınız gibi -Bodrum’a 2 milyon mu geldi 1 milyon mu geldi- inanın bunlar hiç önemli değil, önemli olan Bodrum’un ne kadar daha cazibe merkezi olduğu ve Anadolu halkının Bodrum’u ne kadar sevdiğidir. Bugün Bodrum’daki ev sayısına baktığımızda, evlerdeki yaşayan insan ortalamasını 4 kişi olarak aldığımızda, bu dört kişiye bir dört kişi daha misafir geldiğinde zaten Anadolu halkının sayısı söylediğiniz rakamlara yakındır. Bizim için bunlar hiç önemli değil, biz bu bayramda sıkışan trafikten dahi ne kadar mutlu olduğumuzu bildirmek isterim. Çünkü trafiğin olduğu yerde ekonomi olur arkadaşlar. Nerede trafik varsa orada ekonomi vardır arkadaşlar. Ekonominin çok olduğu yerlerde de huzur ve mutluluk vardır. Bu bayramda hem trafiğe olan yoğunluk hem vatandaşımıza olan yoğunluğu hep beraber yaşadık. Bu da Bodrum ekonomisini müthiş bir nefes alma noktasına getirdi. Çünkü her ne kadar dışarıdan bakıldığında Bodrum güllük gülistanlık görülse de, yatırım yapan işletmeci arkadaşımızın iki senedir zor süren turizmden dolayı birçok kredi borçları var. Bu kredi borçları hep yaz ayı ödemelidir. Bu 9 günlük süreçte TÜRSAB’ın açıkladığı rakamlar var, milyar TL’ler var ve bu milyar TL’ler den de Bodrum nasibini almıştır. Biraz olsun esnafımız da nefes almıştır. Şimdi şöyle bir baktığımızda, iç hatlardan gelen uçak sayısı 1168 uçuş, dış hatlardan da 793 uçuş gelmiş bu bayram sürecince. Burada hepimizin dikkatini çeken bir şeyi de söylemek istiyorum. Günlük ortalama 30 bin araç Bodrum’a giriş yapmıştır. Ortalama ise toplamda 200 bin araç giriş yapmıştır. Belediyemize gelen şikayetleri de söyleyeyim arkadaşlar, toplam 213 tane şikayet gelmiş belediyemize. Bunun 131 adedi zabıta müdürlüğüne 49 adet temizlik işleri müdürlüğüne 18 adet destek hizmetleri müdürlüğü | sokak hayvanları koruma birimine ve 15 adet de çevre müdürlüğüne gelmiştir. Şöyle bir baktığımızda en çok üzerinde durduğumuz temizlik işlerinden de minimum seviye de şikayet almışız. Bu da gerçekten zaman zaman eleştirilen Bodrum Belediyesinin ne kadar özverili çalıştığının bir göstergesidir. Biz imkansızlıklardan imkanlar yaratan bir belediyeyiz ve hiçbir zaman da problemin parçası olan değil, hep çözümün bir parçası olan bir belediyeyiz. Bizim bütçemiz belli personel sayımız belli, hizmet ettiğimiz çok büyük bir coğrafya var. Onun için bu bayram sürecinde bizlere destek veren başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere Sayın Valimize, Kaymakamımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu bayram tatilinden Bodrum, alnının akıyla çıkmıştır. Hepinize bir kez daha teşekkür ediyorum” diyerek değerlendirmelerini paylaştı.
Bodrum’un alt yapısının bu kadar misafiri karşılamak için yetip yetmediği ve Bodrum Belediyesi ile Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarının ne durumda olduğu hakkında gelen soruyu ise Başkan Koacdon, “Ben daha önce 11 belediye ile yönetilen yarımadada başkan iken, alt yapıyı arkadaşlarımız o kadar güzel yapmış ki… Zamanında minimum şikayet ile geçirdik bayram telaşını. Ama bundan sonraki alt yapı çalışmalarının, Bodrum nüfusuna göre farklı şekilde algılanması lazım, ona göre bu çalışmaların yapılması lazım. Zaten büyükşehirde bununla ilgili çalışmalarımız da devam ediyor ve kısa zamanda, arka arkaya güzel yatırımlar olacak Bodrum’da” şeklinde cevapladı.
Bodrum Otelciler Derneği Başkanı Halil Özyurt ise “Otellerimizde çok sevindiğim olay, bu bayramda tek bir şikayet gelmedi. Bu da bize umut verdi. Sezonun çok kısa ve kısıtlı derecede olması nedeniyle, bizdeki turizm anlayışı maalesef okulların kapandığı zaman başlıyor, okullar açıldığı zaman bitiyor. Bunu ne zaman yenersek, daha düzgün, kaliteli bir turizm yapmış olacağız. Biz eskiden 8-10 ay turizm beklerdik ama şimdi kısıtlı zamanda yığılma oluyor. O zaman da ne belediye hizmeti, ne esnaf, ne de başka sektörler yetebiliyor. Konu bu olunca maalesef Bodrum ve Marmaris’i yere düşürmek için bazı şeyler oluyor. Bayramda gördünüz. Sayın Turizm Bakanı’na sorular sordular. Ve o dedi ki; Bodrum, bir marka. Bu markayı düşürebilmek için bazı şeyler yazıyorlar. Bazı adisyonlar ve fişler yayınlıyorlar. Ama Marmaris’te, Fethiye’de ve Bodrum’da böyle bir olay yok. Ben de daha önce söyledim. Bodrum’da herkese göre turizm var. 50 liraya da tertemiz pansiyon odası var, 10.000 dolara da, avroya da kral dairesi var. Bu Bodrum’un çeşitliliğini ve güzelliğini gösteriyor arkadaşlar. Bu nedenle Bodrum markasını yükseltmek ya da ona yaklaşmak için çaba sarf etmeleri gerekirken düşürmeye çalışıyorlar. Bodrum markasını kimse düşüremez. Bunu başkanım da her fırsatta söylüyor. Çok zor şartlarda hizmet üretmeye devam ediyorlar. Örneğin sadece temizlik işlerinde 100 kişi eksik çalışıyorlar. Ama yine de hizmet üretmeye çalışıyorlar. Tabi bazı sıkıntılar oluyor ve yaşıyoruz. Ama biz bunun da düzeleceğine inanıyoruz. Daha önce de vermiştim rakamları. Ağustos ayı sonu rakamları daha sonra yayınlanacak. Ben size temmuz ayı sonu rakamlarını vereyim. 2017’ye göre yüzde 64,5’luk, yüzde 65’lik bir artış var konaklama sektöründe. Bu artış denizcilik sektöründe de var. Geçen yıl Milas-Bodrum havalimanına gelen dış hatlar yolcu sayısı 251.414 yani ocak-temmuz arası. Bu yıl gelen 414.165. Geçenlerde de söyledim size 2015’i yakaladık, 2014’ü zorluyoruz. Önümüzdeki üç ay içerisinde inşallah 2014’teki bu rakamı da yakalayacağız. Bodrum’a gelen misafirlerimizin rahat etmeleri için biz konaklama sektörü olarak her türlü kaliteli hizmeti vermeye devam edeceğiz. Onları sonbahar ve kış aylarında da bekliyoruz. Çünkü Bodrum sonbahar ve kış aylarında da çok güzel.” dedi.
Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Erdoğan Başeymez, “Sözlerime başlamadan önce bu birlik beraberlik, Bodrum tarihinde hiçbir ara olmamıştı ve ben öncelikle bizlere önderlik eden Başkanımız Mehmet Kocadon’a, sizlerin huzurunda teşekkür ediyorum. Gerçekten bu kadar sivil toplum kuruluşunun bir arada olduğu bir dönem, daha önceden yoktu. Tabi Bodrum Esnaf ve Sanatkarlar Odası olarak, 6000 üyeyi temsil eden bir kurumun başkanı olarak yoğun geçen bayram sürecinden dolayı oldukça mutluyuz, memnunuz. Yığılmalar, yoğunluk elbette oldu ama esnafımız bunun altından kalktı çok büyük sıkıntılar yaşamadan. Günlük gezi teknesinden tutun da barcısından, kafecisinden hediyelik eşyacısına kadar herkes üst düzeyde gelir elde etti. Onun için iyi bir bayram geçirdik. Önceki açıklamalarımızda da gelen misafirlerimizi mutlaka bir restorana bir kafeye oturmadan önce fiyatları incelesin bir baksın diye uyardık. Çok sıkıntılı bir durum yok. Hepinize teşekkür ediyorum. Güzel bir bayram geçirdik. İnşallah böyle de sürer ve süreceğe de benziyor. Eylül ayının da bu şekilde yoğun geçeceğini tahmin ediyoruz. Bizler esnafla birbirimize bağlantılıyız, esnaf kazansa hepimiz kazanmış olacağız.” dedi. Gelen eleştirilere karşı yaptığı yorumda ise Başeymez, “Bodrum’da 10 liraya da karnını doyurabilirsin 1000 liraya da karnını doyurabilirsin. Başkanlarım da söyledi, zaten buralara bilinçli olarak geliniyor, nerede ne yiyeceklerini insanlar biliyorlar. Olumsuz eleştirileri de esnafım adına kesinlikle kabul etmiyorum. Çünkü her bütçeye uygun restoranımız da var kafemiz de, her şeyimiz var ve layıkıyla hizmet eden esnaf portföyümüz de var.” diye konuştu.
Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz de, “Her sektörün olduğu gibi denizcilerimizin de bayramı oldukça yoğun geçti ve aynı rakamlara biz de sahibiz. Sizlere verdiğimiz rakamlar, kayıt altına alınabilen rakamlardır. Kooperatiflerimizde kayıtlı olan tekneleri ya da liman başkanlığından çıkış alan ticari tekneleri sayı ve yolcu kapasitelerine göre hesapladığımız rakamları verdik. Bunun dışında da özel teknelerin Gökova’ya mavi yolculuk yaptığını ve günlük tekne turlarının yoğun bir şekilde çalıştığını eklemek isterim. Kurban Bayramının yaz tatiline ve hafta başına denk gelmesi, Bodrum’da çok fazlaca yoğunluk oluşturdu. Bizleri sevindiren bir diğer konu da, bu uzun ve çok yoğun kalabalığın yer aldığı bayram tatilinde hiçbir olumsuz olayın yaşanmamasıdır. Son aylarda turizmde iyiye giden bir yol görüyoruz. Bodrum’da tatilin iki önemli noktası vardır ki; birincisi deniz, ikincisi de gece hayatıdır. Bodrum’da deniz turizminin sürdürülebilmesi için de gerek plajları kullanan gerekse tekneler ile koylara körfeze açılan yerli ve yabancı vatandaşların bu değeri korumaları gerekir. Bayram tatili boyunca misafirlerimiz için canla başla çalışan herkese çok teşekkür ederim.” dedi.
IMEAK Deniz Ticaret Odası Bodrum Şube Başkanı Orhan Dinç ise açıklamasında, “9 günlük kurban tatili süresince Bodrum yarımadamızda 200’e yakın günübirlik gezi işletmesi yapan teknecilerimizden 70 bin yolcu, Bodrum’dan günübirlik teknelerimizle denize açılmıştır. Bodrum ve Yunan adalarında, 113 adet feribot seferi yapılmıştır. Buradan da 35 bin yolcumuz hudut kapısını kullanmıştır. Ve dünyaca meşhur olan mavi yolculuğumuzda da, yaklaşık olarak 7 bin vatandaşımız, yerli yabancı yolcu, Bodrum limanımızdan mavi yolculuk yapmak için açılmıştır. Bizler gümrük müdürlüğümüz, liman başkanlığımız, sahil güvenlik komutanlığı ve polisimiz ile bayram öncesi bir toplantı yaptığımızda sezonumuzun hem Bodrum’umuza yakışır hem de markamıza yakışır bir şekilde olması için ve tatil boyunca denizlerimizde hiçbir sorun yaşanmaması için gerekli önlemleri almıştık. Çok şükür yaralanma veya ölümlü bir kaza yaşanmamıştır Bodrum deniz sınırlarımızda. O yüzden buradan tekrar bu kurumlarımıza teşekkür ediyorum, Bodrumlu bir vatandaş olarak. Bodrum markamızı bu bayram gününde yoğun trafikte canla başla çalışarak Bodrum’umuza hizmet ettikleri için teşekkür ediyorum. Sayın başkanımız ve değerli başkanlarımızla birlikte turizm bakanımızı ziyaret etmiştik bayramdan önce. Özellikle Türkiye’de ve Bodrum’da, yabancı bayraklı ticari motor yatlarımızın Türkiye’de, Türk bayraklı ticari yatlarımızla haksız rekabet ederek burada haksız kazancı ve devletimizin çok ciddi vergi kaybını önlemek adına sayın bakanımıza, 15 metre üzeri ve 40 metre altında yabancı bayraklı ticari yatların ruhsatlarını yat işletme ruhsatlarını yenilememesi için ricada bulunduk. Sayın bakanımız da bu konuyla ilgili direk kararını belirtti. Bu da bizim Türk bayraklı ticari yatlarımıza da bir müjdedir. Çünkü Türkiye’mizde, mavi yolculuğun yapıldığı yer Muğla ve bunun da %60-70’ini biz Bodrum’da yapıyoruz. 120 gün boyunca mavi yolculuğa çıkarak güzel koylarımızda, güzel guletlerimizde ticaret yapan vatandaşlarımız, bir de haksız rekabetle uğraşarak hem vakit kaybı hem iş kaybı yaşıyordu. Hem de hizmetimizde çok ciddi, standardın altında hizmet aldıkları için markamızı da olumsuz yönde etkiliyordu. Buradan da Türk bayraklı ticari yatlara biz müjdeyi vermek istiyoruz” şeklinde bilgi verdi.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Bodrum Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Yüksel Aslan değerlendirmesinde, “Bayram boyunca görev yapan hem belediye çalışanlarına hem de kolluk güçlerimize özverili çalışmalarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Şimdi ben başka destinasyonlarla karşılaştırıyorum. Bodrum’da bayram dendiği zaman böyle bir telaş başlıyor. Bunun sebebi de şu; hiçbir destinasyona bu kadar talep yok. Talep olmadığı için de bu telaş yok. Bu telaşın olduğu yerde şikayetler de gelebiliyor sorunlar da yaşanabiliyor. Çünkü bu sayıya bağlı bir şey. Şimdi birimiz 1 milyon geldi diyor 2 milyon geldi diyor. Bu sayılar çok önemli değil. Başkanımın da söylediği gibi Bodrum’un güzelliği aslında bu. Ben sadece şunun olmasını isterim; bayramda yaşadığımız telaşı aslında hepimiz 6 ay 8 ay 10 ay yaşayabilir hale getirmemiz gerekiyor. Onun için de zaten bütün sivil toplum kuruluşları bununla ilgili çalışma yapıyorlar. Hepimizin kendi branşında yaşadığı sıkıntılar var. Sayın bakanımıza ziyaretimizde biz de taşımayla ilgili ve kendi yasadığımızla ilgili sorunlarımızı belirttiğimizde, sayın bakanımız 1618 sayılı seyahat acentaları yasası üzerinde baştan aşağı bir çalışma yaptıklarını belirtti. Bu bizim kendi acentacılığımız açısından, seyahat acentaları açısından çok önemli. Çünkü bizim kaçak taşımacılık olsun kaçak acentacılık faaliyetleri olsun bunlarla ilgili çok büyük sıkıntılarımız var. Bunların hepsinin düzelmesi ve düzeltilmeye başlanmış olması bizim için çok sevindirici. Bir diğer husus da; Bodrum’a bu kadar insan geliyor… Niye geliyor? Neden geliyor? Bodrum’un ismi var markası var ama bu markasını ayakta tutan çalışanlar var tekneler var oteller var tesisler var vs. ancak Bodrum’un bence hiç durmaması gerekiyor. Bu rüzgarı almış olan Bodrum’un daha nitelikli hem konaklama tesislerine hem yatlara hem dükkanlara hem de araçlara kısacası hepsine ihtiyacı var. Çünkü Bodrum karşılaştırılabilir bir marka değildir. Çünkü hiçbir destinasyonda işte Fethiye’ye restorana gittim şu parayı ödedim veya Antalya’ya gittim bu parayı ödedim diye kimseyi göremezsiniz. Çünkü ne Fethiye’de ne Çeşme’de ne de Antalya’da o restoran bile yok. O yüzden bence bunlar Bodrum’un güzelliği ama bizler için de… Burada yaşadığımız için bazen bunun farkına varamayabiliyoruz ama dışarıdan gelen insanlarla konuştuğumuz zaman bunu çok daha rahat görüyorsunuz. Ben de yurtdışından gelen bir misafirimi marinaya götürdüm Yalıkavak’a. Gezdik dolaştık o kalabalığı gördü, o dünya markalarını gördü ve dedi ki, biz böyle bir yer olduğunun farkında değiliz. Dedim ki biz de farkındayız ama bazen farkındalığımızı dahi unutuyoruz. Çünkü bize ait olan bir şeyin farkında değiliz. Birbirimizi eleştirmektense çok daha iyi şeyler yapabiliriz, yapıyoruz da. Şu anda tüm sivil toplum kuruluşlarıyla beraber uyum içinde çalışarak yapıyoruz bunu. Bayram çok iyi geçti, şu anda da çok iyi geçiyor ve öyle de geçmeye devam edecek. Çünkü biz bayramlık bir destinasyon değiliz. Biz 12 aylık bir destinasyonuz. Çünkü bizde pahalı restoran da var ucuz restoran da kaliteli tesisler de var. Daha fazlasına da ihtiyacımız var. Her şeyimiz var, daha iyisi olması için çalışmamız lazım.” şeklinde konuştu.
Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ayaz, “Bu seneki Kurban Bayramı herhalde Bodrum için yaşanmış en kalabalık bayramlardan bir tanesiydi. Bodrum bu bayram tatilinde içten dışa doğru taştı, yani araçlarıyla gelen binlerce insan yatacak yer bulamayınca araçlarında ya da plajlarda çadırlarda kaldılar. Bu yoğun kalabalık ister istemez küçük problemler yarattı ama Bodrum bunun üstünden geldi. Çok ciddi bir olay yaşamadık. Bodrum Ticaret Odası olarak bize bu dönemde yaklaşık 10 adet şikayet ulaştı. Bunların hepsi de yüksek tahsil edilen yiyecek – içecek bedelleriyle ilgiliydi. Bu konu hakkında Bodrum Belediye Başkanımız Mehmet Kocadon çok güzel ve hem fikir olduğumuz o açıklamayı yaptı, tekrar tekrar konuşmamın bir anlamı yok. Ne mutlu ki bize, Bodrum’da uygun kalitedeki yemeği de satabiliyoruz, en pahalı kalitedeki yemeği de satabiliyoruz. Ama bazı müşterilerin bu konuyu gereksiz bir şekilde abarttığını düşünüyorum. Bize gelen şikayetleri değerlendirdik ve belgelerinde eksik olanları tespit ederek gerekli işlemleri yaptık. Ayrıca Ticaret Odası olarak 10TL’lik bir ürünü 5TL’ye satacaksın deme lüksümüz ve yetkimiz de bulunmamaktadır. Benim kişisel görüşüm, o kişiler sosyal medyada işletmeyi şikayet etme amacında değiller, bence o pahalı mekanda bulunduklarını belli ederek kendi reklamlarını yapıyorlar” dedi.
Bodrum Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Hasan Kablı, “Tatile gelenlere teşekkür ediyoruz. Neden? Bu sene ulaşım altın çağını yaşadı. Öyle ki 10 yıldır taksiler, yazın bir gün çalışıp bir gün yatıyordu. Bu sene her gün çalışıyor. Şikayetler çoğaldı taksi yetmiyor diye. Her gelen taksi gittiği yerden müşterisini alsın dedik ve onu da çözdük. otelcisi teknecisi hepimiz altın çağını yaşıyoruz. UBER olmasına rağmen taksilerimiz yoğun çalışıyor. 2000 yılından bu yana en yoğun sezonu yaşıyoruz. Biz turist sayısına değil kazanılan paraya bakarız. İyi para kazanıyor taksicilerimiz. 777 taksimiz 596 minibüsümüz var. Minibüslerimiz çok para kazanamadı ama taksilerimiz iyi. Bu arada şunu da belirtmek isterim; taksilerimiz 2013 yılından beri hiç zam almadı. fiyatlarımız İstanbul ve Ankara ile hemen hemen aynı.” dedi.
