Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Bodrum Şubesi, Türkiye’de Kadının Seçme ve Seçilme Hakkını Kazanmasının 85. Yıldönümü münasebeti ile bir basın açıklaması yayımladı.
Dernek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye’de, kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması, çoğu Avrupa ülkesinden daha önce 05 Aralık 1934’te gerçekleşti. Ancak bugün, kadının toplumsal konumu ve özel olarak da siyasal katılma alanındaki temsili, ulaşılmış olması gereken düzeyin çok altındadır. Ülkemizin toplam nüfusu içinde erkeklerle eşit paya sahip olan kadınlar, Belediye başkanlığı ve belediye meclislerinde üyelik, milletvekilliği ve bakanlık gibi konumlarda çok düşük düzeylerde temsil edilmektedir.
Ülkedeki egemen anlayışın, kadını ikinci sınıf yurttaş olarak görmesi, kadının çalışma hayatında, toplumsal yaşamın diğer alanlarında olduğu gibi siyasal katılma açısından da zaten yetersiz olan katılım kanallarını daha da tıkayan sonuçlar doğurmuştur. Ülkemiz 1935’te kadınların parlamentoda temsili bakımından Dünya`da ikinci sırada iken, bugün gelinen noktada 2019 yılında, dünya sıralamasının en sonlarında bulunmaktadır.
Anayasa`da ve yasalarda kadınla erkeğin hukuksal eşitliği yıllar önce tanınmış olsa da, fiilen bu eşitliğin sağlanması konusunda ülke karşılaştırmalı olarak da geri durumdadır. Bu alanda eğitim, sağlık ve sosyal güvenlik hizmetlerinden eşit derecede yararlanma ve çalışma hayatına daha yüksek düzeyde katılma noktalarından başlayarak devlet desteği ile kadınlar lehine atılması zorunlu olan pek çok adım vardır.
Kadının insan haklarının toplumsal pratikte tam anlamı ile yaşama geçmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, mecliste ve tüm karar mekanizmalarında eşit temsil ve eşit katılım ile mümkündür. Bunun için öncelikli olarak, Anayasa’nın ve seçim yasalarının güncellenerek imza attığımız “CEDAW-Kadınlara Karşı Her Türlü Cinsiyet Ayrımcılığının Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi” ile öngörülen özel önlemler kapsamında cinsiyet kotasının getirilmesi, zorunludur.
Kadınlar olarak seçme ve seçilme hakkına kavuştuğumuz bu özel günün yıldönümünde tüm kadınları eşit insan hakları için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. “