Milas’ta 61 yaşındaki çiftçinin, atadan kalan tohumlardan gübre ve ilaç kullanmadan ürettiği buğday için bir yıl önceden sipariş veriliyor.
Hasanlar Mahallesi’nde 12 yıl önce eski tohumlardan üretim yapmak için çalışma gerçekleştiren Hüseyin Uzun, geleneksel yöntemlerle ve ata tohumlarıyla doğal sebze ve hububat üretmeye başladı.
Yöreye özgü yerel tohumlara önem veren Uzun, 8 ay önce atadan kalan karakılçık ve sarıkılçık türü buğday tohumlarını toprakla buluşturdu ve 13 dönümlük alanda ekimini yaptığı buğdayı, gübre ve ilaç kullanmadan üretmeyi başardı.
Bodrum Tohum Derneği üyesi Uzun, AA muhabirine, lezzeti farklı olan buğdayı un, bulgur, tarhana gibi ürünlere dönüştürerek, tüketiciye sunduklarını söyledi.
Ürününü normal buğdaya göre daha yüksek fiyata sattığını belirten Uzun, Türkiye’nin yerli tohum anlamında zengin bir coğrafyaya sahip olduğunu vurguladı.
– “İki katı fiyata alıcı buluyor”
Yerli tohumları saklamak yerine üretmek gerektiğine işaret eden Uzun, şunları kaydetti:
“Elinde tohum olduğunu söylemekle tohuma sahip çıkılmaz. Yerli tohumları gelecek kuşaklara aktarabilmek için tohumları devamlı ekmeli, yenileyip, çoğaltıp yaygınlaştırmalıyız. Tohumlara ancak böyle sahip çıkabiliriz. Yerli tohum sağlıklı ve lezzetli ürünler vermesi sebebiyle tercih ediliyor. Ürünümüz, gübre kullanılmış ya da hibrit tohum olan buğdayların iki katı fiyata alıcı buluyor. Bu buğdayın tüketicisi bir yıl önceden sipariş veriyor. Atalık tohumlardan ürettiğimiz ürünler, lezzetli ve sağlıklı oldukları için piyasada rağbet görüyor.”