Emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk, Türkiye’nin sismik altyapıya sahip petrol sondajı yapan üç derin su gemisiyle, dünya çapında ilk 10 devlet arasında yer alarak “yumuşak” bir güç kazandığı değerlendirmesini yaptı.
Emekli Tümamiral Kutluk, AA muhabirine, Yunanistan’ın kendisine ait olmayan bir deniz alanından hak talep ettiğini söyledi.
Deniz alanının Türkiye Cumhuriyeti’nin Mavi Vatanı içinde, ekonomik bölgesinin kıta sahanlığı olduğunu ifade eden Kutluk, “Türkiye 16 yıldır bu bölgeyi kıta sahanlığı olarak Birleşmiş Milletlere duyurmuş durumda. Henüz Yunanistan’ın bir talebi yok. Yunanistan Mısırla bir anlaşma yaptı, bu anlaşma yürürlüğe girmedi.” dedi.
Yunanistan’ın, “bir anlaşma yaptım burası benimdir” dediğini anlatan Kutluk, “Böyle bir şey yok. Burada bir anlaşma yaparak, binlerce kilometrekare deniz alanı Yunanistan’a devretmesi gibi bir uluslararası norm, uluslararası hukuk kuralı, deniz hukukunun gösterdiği bir örnek olay yok. Çünkü Yunan tarafı burada, Doğu Akdeniz’de kendi kıtasına bağlı bir hak talep etmek için, burada bir kıtası ve kıyısı olması lazım. Biliyoruz ki burada Yunanistan kıyıları yok.” diye konuştu.
Kutluk, Yunanistan’ın sadece adalarına dayalı olarak hak talebinde bulunmasının yersiz olduğunu ve hukuken arkasında durulamaz derecede zayıf bir kart olduğuna işaret etti.
Doğu Akdeniz’in esas sahibinin Türkiye ve Mısır olduğuna dikkati çeken Kutluk, şunları söyledi:
“Çünkü denizlerdeki bu yetki alanı aslında kıyılardan kaynaklanmaktadır. Kıyıların uzunluğuna bakınca, Mısır ile Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de birbirine yakın, bin 700 kilometreleri bulan uzun kıyıları var. Diğer ülkelerin kıyılarına bakıyoruz, Yunanistan’ın kıyısı yok, Kıbrıs’ın yarısı belki kıyısı var, öbür yarısı Türklere ait, İsrail’in, Lübnan’ın dar bir kıyısı var, Suriye’nin kıyısı var o henüz bir hamle yapmadı. Dolayısıyla Doğu Akdeniz’e esas kıyı sahibi olan Türkiye ve Mısır pastanın sahibidirler. Bu pastayı sahibi dağıtım yapmadan, pastadan ikram alacak olan küçük devletlerin bu işi orasından burasından kemirmeleri ve buna izin verilmesi doğru değildir.”
Kutluk, Türkiye’nin Mısır üzerinde bir siklet merkezi yaratması gerektiğini ve Mısırla ilişkilerinin normalleştirilmesi için “arka kapı diplomasisi” mekanizmasını kullanması önerisinde bulundu.
Türkiye’nin Akdeniz’de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına da değinen Kutluk, “Türkiye, denizlerde petrol aramak için sismik altyapıya sahip petrol sondajı yapacak üç derin su sondaj gemisine sahip olmasıyla, dünya çapında ilk 10 devlet arasında yerel alarak ‘yumuşak’ güç kazanmıştır. Bu gücü de hem dostları için, başka kıyıdaşları için, hem de uzlaşırsa Yunanistan ve Türkiye’nin ortak çıkarları için kullanabilir.” değerlendirmesinde bulundu.