Muğla‘da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanık Cemal Metin Avcı hakkında hazırlanan iddianamede, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
Gültekin’in katil zanlısı Cemal Metin Avcı hakkında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca “canavarca hisle öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame tamamlandı.
İddianame, Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Pınar Gültekin’in aile avukatı Rezan Epözdemir, Muğla Adliyesi önünde gazetecilere, cinayetin tek başına işlenemeyeceğini, cinayet işlenirken veya suç delilleri gizlenip, değiştirilirken mutlaka başkaca faillerin olduğunu ısrarla iddia ettiklerini hatırlattı.
Gelinen noktada, cinayetin çok planlı, programlı olduğunu, tasarlama olgusunun sabit olduğunu, canavarca hisle eziyet çektirerek işlendiğinin çok açık olduğunu aktaran Epözdemir, Cemal Metin Avcı’nın kardeşi de suç delillerini gizlemek, yok etmek ve değiştirmekten tutuklandığını hatırlattı.
– “İddianame iki şüpheli bakımından hazırlandı, üç şüpheli hakkında takipsizlik verildi”
Başsavcılık makamının soruşturmasını tamamladığını anlatan Epözdemir, şunları kaydetti:
“İddianamenin kabulüyle soruşturmanın gizliliği ortadan kalkmış oldu. Başsavcılık makamınca iddianamede, canavarca hisle ve eziyet çektirerek Cemal Metin Avcı’nın bu cinayeti işlediği, kasten nitelikli öldürme fiilinin sabit olduğundan ‘ağırlaştırılmış müebbet hapis’ istemiyle dava açılmış. Diğer şüpheli Mertcan Avcı hakkında da suç delillerini gizlemek, yok etmek ve değiştirmek suçundan 5 yıla kadar hapis istemli bir dava açılmış. Duruşma günü 9 Kasım’da saat 10.30’da olacak.”
Epözdemir, iddianamenin iki şüpheli bakımından tanzim edildiğini, diğer 3 şüpheli hakkında ise takipsizlik kararı verildiğini dile getirdi.
– “İddiamız bu cinayetin asla tek başına işlenemeyeceği”
Takipsizlik kararının hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu düşündüklerini anlatan Epözdemir, bununla ilgili hukuki mekanizmalara başvurduklarını, itiraz haklarını kullandıklarını bildirdi.
Epözdemir, şüphelilerin babası, annesi ve ortağı bakımından suç delillerini gizlemek, yok etmek ve değiştirmek eylemiyle ilgili kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Cinayet mahalinde, cinayet saatinde ve ceset oradayken, şüphelilerin kullandıkları araçlar, aynı marka, model, renk olan benzer araçlar MOBESE kayıtlarında görünüyor. Fakat kolluk tarafından MOBESE kayıtları çok eski olduğu için plakalar net olarak tespit edilemiyor. Benzer araçlar şeklinde ifade edilmiş. Bize göre, şüphelilerin kullandığı sabit olan araçların orada aynı saatte görülmesi hayatın olağan akışına, mantık, fizik kuralların aykırıdır. Karara bu yönüyle itiraz ettik. Evde de dört erkek bir kadına ait örnekleri var. Bilirkişi raporunda kadın ile bir erkeğin anne oğul olduğu söyleniyor. Aslında biliyorsunuz 2 kişi tutuklu. Bizim iddiamız, bu cinayetin asla tek başına işlenemeyeceği, başkaca faillerin de olduğunu düşünüyoruz. Sadece kardeş değil. Sigara izmaritindeki DNA’lar sorulduğunda ’20 Temmuz’da akşam eve gittik’ diyorlar. Ne hikmetse saatte söylüyorlar. Evde temizlenmiş. Fakat 20 Temmuz’da şüpheli Cemal Metin Avcı, suçu kabul etmemiş, bağ evinden de bahsetmemiş. Diğer şüphelileri acaba cinayet mahalline gitmeye götüren motivasyon nedir? Tanık da tüm şüphelilerin bir arada planladığını, yaptığını söylüyordu.”
– Olay
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz’da Akyaka Mahallesi’nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı.
Ailesinin, Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin’i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.
Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de delilleri görünce bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin’in tekrar barışma isteğini geri çevirmesi üzerine genç kızı bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmişti.
Avcı, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.