Geçen hafta gazeteci Fatih Bozoğlu, cemiyet başkanlığına aday olduğunu duyurmuştu. Bozoğlu’nun ardından Abdulkadir Sevindik de adaylığını açıkladı. Sevindik, adaylık açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Değerli meslektaşlarım, sizlerle birlikte mensubu bulunduğum ve 32 yıldır coğrafyamızda mesleğin çatısı olan Muğla Gazeteciler Cemiyetimizin son dönemde ihtiyaç duyduğu ‘yönetişim’ ihtiyacının önünü açmak için arkadaşlarımla bir süredir yollardayız. Yaklaşık bir yıla yakındır olanı, olmayanı ve olması gerekeni konuşuyor, tartışıyor ve çalışıyoruz. Kısaca ifade etmek gerekirse bu paylaşım ‘Bir Yol Hikayesi’dir…
Abdulkadir Sevindik olarak 2008 Yılında Arena Spor ve Gezi Dergisi ile medyada başlayan yolculuğum, Arena Bodrum Gazetesi ve Arena Bodrum Haber sitesiyle devam etti.
En kıymetli şey ‘zamanı’ ve yaşamsal bir araç olan parayı her yerden kısarak yüzlerce-binlerce habere ve yayıncılığa dönüştürdüm. Zorlandım, yoruldum ama haberi; objektif ve ilkeli yayıncılık anlayışıyla, Arena Bodrum Haber’in bünyesinde okuyucuyla-takipçiyle buluşturdum.
Bu yolda arkadaşlarımla etkileşerek; mesleki dayanışma boyutunda olmayanları ve olması gerekenleri, neden-sonuç analizleriyle tespit etme imkanı da yakaladık.
“Biz” ‘Cemiyet için Cemiyet içinden’ hareketi olarak gördük ki;
– 32 yıllık köklü geçmişe sahip Muğla Gazeteciler Cemiyetimizin ve mesleğimizin içinde bulunduğu duruma razı olmayanlar,
– Zorluklarına rağmen aşk ile tutku ile mesleğine sarılanlar,
– Değişimin DEYİŞ olmadığına inananlar,
– Objektifin sadece arkasında durduğumuz şey olmadığını, konu mesleğimiz olunca tek rehberimizin de OBJEKTİFLİK olduğuna inananlar,
– Mikrofondan duyulan her ses sahibinin kullandığı “Basınımızın değerli temsilcileri” sözünde ki DEĞER’in en başta biz meslektaşlar değerli olunca anlam bulacağına inananlar,
-Büyük bir çınar olan cemiyetimizin “kanarya sevenler” ya da “aidat toplayanlar” derneği olma yolculuğundan endişe duyanlar,
– Gazete patronlarının müteahhitlik heveslerine göre pozisyon aramayan bir cemiyet isteyenler,
– Gazetecinin maaş hesabına yatan tutarın bir kısmını patronların hesabına iade edilmesinin takipçiliğini değil; bunun hesabını soran bir cemiyet ve başkanı görmek isteyenler,
– Meslektaşını aidat gününde ve bilet satımında değil; hastalığında, işinden olduğunda yani kötü gününde cemiyet olarak yanında görmek isteyenler,
– Cemiyetin fiziki şartlarının her geçen yıl zayıflayarak kiracı olduğu yerden iki koliye sığıp bir ardiyeye taşınmasına içi acıyanlar,
– “Bir dönemcik daha” sözünün altının doldurulduğu günleri özleyen ve bu sözün bir kırk yıl daha anlamına geldiğini bilenler,
– Cemiyetin yönetimi söz konusu olunca icazeti; belediyeler de kamu kurumlarında, siyasetçilerde ve gazete patronlarının odalarında arandığını görünce, üzülerek tebessüm edenler varmış…
Kısaca Muğla Gazeteciler Cemiyeti’nin değerli üyeleri;
“Cemiyet için Cemiyet içinden” hareketi olarak bir şeyin yanından, dışından değil mesleğimizin yüreğinden gelen “ses” olmaya varız.
Geçtiğimiz dönemden;
“Herkese eşit mesafe, liyakat, kurumsallık, aile, demokratik olma ve teveccüh soslarından bolca dökülmüş bir menü hatırlıyoruz.”
“Biz” de bu sunumla davete icabet ettik ve gördük ki bu soslar;
– Herkese Plüton uzaklığı,
– Problem varsa ben yokum,
– Ben başkanım, istediğim kararı istediğimle alırım,
– Defter yok,whatsapp var o da herkese yok,
– İşten atılan var ama ne yapabilirim ya benim ekmeğim,
Gibi durumların üzerini örtmek içinmiş…
Mesleğimizin değil bir dönem bir gün, bir saat hatta bir an bile kaybetmeye tahammülü yoktur.
Meslek bizim…
– Çatışmaya değil başta kendi üyesiyle barışmaya,
– Üyesi ve meslektaşı söz konusu olunca değil, sadece haber söz konusu olunca atlamayı ve atlatmayı normal görmeye,
– Meslektaşının cemiyetine bakmadan sıkıntısı olunca yanıbaşında olmaya,
– Deyim yerindeyse Mesleki Eğitim Merkezi bir cemiyet olmaya,
– Her bir üyenin yönetimde söz sahibi olduğu bir tüzüğe sahip cemiyet olmaya,
– Binasıyla, ofisiyle yaşayan bir cemiyet olmaya kısaca “Biz” olmaya adayız.
Gelin birlikte “Biz” olalım…
Tüzük Kongresiyle yeniden yapılanacağız…
Yönetişim yolculuğumuz da en önemli dönüm noktası ise yönetime gelir gelmez alacağımız ilk karar ile gideceğimiz “Tüzük Kongresi” olacak…
Oluşturulacak geniş ve yetkin bir komisyonun hazırlayacağı tüzük kongresinde;
– Başkanlığın görev süresinin üst üste 2 dönem ile sınırlandırması,
-Başkan ve yönetim kurulunun ayrı ayrı,yönetim kurulunun da çarşaf listeyle seçilmesi,
– Mesleki gelişim için olmazsa olmazlarımızdan olan teknik kurulların kurulmasına kadar pek çok konuyu siz yol arkadaşlarımızın onayıyla yeniden yapılandırmayı hedefliyoruz.
Genel sekreter ve saymanlık görevinin dışında oluşan hukuk, basın ilan kurumu, eğitim, fonlar, üyeler, iletişim ve organizasyon gibi konularından sorumlu olarak çoklu başkan yardımcılığıyla, katılımcı bir yönetim anlayışının oluşmasını sağlayacağız.
Büyük bir çınar olan cemiyetimiz kapsayıcılığı hepimizin özlemidir.
Bu kapsayıcılığı daha da büyütme gayesinde olan yol hikayemizde,etkin olmak isteyen her cemiyet üyemize yer var, ihtiyaç var. Tek bir meslektaşımızın bile “ÖTEKİ” olmayacağı yolculuğumuz için çağrımızdır. “Gelin Birlikte Yol Alalım”
Bu vesileyle de Ramazan Bayramı ile 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızı da kutluyorum.”