Dünyaca ünlü şairimiz Nazım Hikmet, aramızdan ayrılışının 59. yıl dönümünde Bodrum Belediyesi tarafından hazırlanan “İçimizdeki Nazım” programıyla anıldı.
Bodrum Belediyesi Umurça Parkı Nazım Hikmet Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen programa Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, CHP Bodrum İlçe Başkanı Halil Karahan, meclis üyeleri ile edebiyat tutkunları ve sanatseverler katıldı.
Sanatçı Altan Gördüm’ün Nazım’ın şiirlerine hayat verdiği ve Müzisyen Haluk Çetin’in Nazım’ı anlatan besteleri seslendirdiği program, Bodrum Belediyesi sosyal medya hesaplarından canlı yayınlandı. Programın ikinci bölümünde Başkan Ahmet Aras’ın da katılımlarıyla mini bir söyleşi gerçekleştirildi. Dinleyenlere güzel bir müzik ve şiir şöleni yaşatan program, sanatseverler tarafından büyük beğeni topladı.
“Bodrum’un kurtuluşu kültür ve sanattır”
Kültür ve sanatın Bodrum için çok önemli olduğunu ifade eden Başkan Aras, “Hep söylediğim gibi ben, Bodrum’un kurtuluşunu kültür ve sanatta görüyorum. Göç alıyoruz, hızla büyüyoruz, o eski Bodrum’dan eser kalmadı diyoruz. Sıkıntılarımız var, bunlar doğru ama bunun gerçekten tek yolu insanları kültür ve sanatla buluşturmak. Çünkü kültür ve sanatla buluşan insanların ruhları inceliyor, o eski kabalıkları kalmıyor. Kaba olan insanın yaptıklarını ince ruhlu bir insan yapamaz. Doğaya, çevreye, hayvana ve insana zarar veremez. O yüzden sanatı çok önemsiyoruz. Bodrum’un her köşesini sanatla buluşturmak zorundayız.” dedi.
Grup Yorum’un ölümsüz edebiyatçı Nazım’ı anlatan şarkı sözlerine de yer veren Başkan Aras, şöyle devam etti:
“Nazım’ın umutla baktığı günlere bakacağız”
“Bugün Nazım Hikmet’i kaybettiğimiz gün. Biz onu Grup Yorum’un şarkısıyla anardık biliyorsunuz. ‘Gece leylak ve tomurcuk kokuyor, yaralı bir şahin olmuş yüreğim’ diye onu çok güzel anlatan bir şarkı vardır. ‘Bıraktım acının alkışlarına 3 Haziran 63’ü’ der aynı zamanda. ‘Uyarına gelirse tepemde bir de çınar demiştin yıllar önce’ diyerek devam eden bir şarkıdır ve onu çok iyi anlattığını düşünüyorum. Nazım ya da Halikarnas Balıkçısı gibi insanlara sahip çıkmamız gerekiyor. Onların isimlerini yaşatmak zorunda ve geleceğe taşımak zorundayız. Onlar bizlerin temel taşları ve bizler onların üzerinde yükseleceğiz. İnandıklarımızdan vazgeçmeden, Atamızın da bizlere işaret ettiği aydınlık günlere, Nazım’ın umutla baktığı günlere, yolumuzu hep oraya doğru çevireceğiz. Hiçbir zaman karamsar olmayalım, korkmayalım, düşündüğümüzü özgürce söyleyelim diye buradayız. Demokrasi, özgürlük, barış, hürriyet bizlerle olsun.” dedi.
Programın ardından seyircilere dağıtılan kırmızı karanfiller Umurça Parkı’ndaki Nazım Hikmet heykelinin önüne bırakıldı.