Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Bodrum’da yaşanan su krizi ile ilgili fikirlerini paylaşırken çözüm önerilerini sıraladı.
Bodrum’daki nüfus artışının, salgından sonra Bodrum’a olan göçlerin su kullanımını artırdığını ifade eden Başkan Ahmet Aras, şu bilgileri paylaştı:
“2022’ye oranla bu yaz, kişi başı kullanılan su miktarı 3 kat arttı. İklim krizinin etkileriyle başlayan kuraklık, barajların kuruması, yeraltı sularının seviyesinin düşmesi gibi etkenlerin de bir araya geldiğini düşünürsek biz bu yazı çok zor geçirdik. Bodrum’un su sorununu çözmek için yapılan projedeki bazı hatalar, boru patlakları ile gündeme geliyor. Oradaki kaçak bizi ve vatandaşlarımızı çok zorladı.”
“Vatandaşlarımızın derdi bizim derdimizdir”
Bodrum Belediyesi olarak su ile ilgili yatırımlarının yapımında yardımcı olduklarını belirten Başkan Aras, şöyle devam etti:
“Vatandaşlarımızın derdi bizim derdimizdir. MUSKİ su yönetimini üstlenmiş durumda. Biz de Bodrum Belediyesi olarak bu yatırımların yapımında yardımcı oluyoruz. Ayrıca ihtiyaç görülen her noktada varız. Asla ‘Bu bizim işimiz değil!’ demiyoruz. Ama günümüzde yaşanan su krizinin başlıca sebebi doğal kaynakların gün geçtikçe azalması ve yok olması.”
Su krizine yönelik olarak Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin Milas’ta yeni bir baraj için DSİ’den izin istediğine ama konunun ÇET süreçlerine takıldığına da değinen Başkan Ahmet Aras, “Bunun kriz haline dönüşebileceğini biliyorlardı. Su krizi dünyanın önündeki en büyük tehditti. Bu tarih çok yakına geldi ve bunu bizler de beklemiyorduk. Hâlâ yağış yok ve barajlar kurudu. Mumcular ve şimdi Geyik Barajı da kapandı. MUSKİ bunu çözmenin yollarını arıyor.” dedi.
Başkan Aras, havuzların sularının değiştirilmesinin de susuzluğa neden olan işlemlerden bir tanesi olduğunu söylerken alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
“Bizim alacağımız önlem her zaman şudur: Havuzların sularının değiştirilmesine gerek yok. Yeni tip filtrasyon ve kimyasal sistemler ile havuz suları 12 ay boyunca kalabiliyor. Vatandaşlarımıza önerilerimiz de var. Denizden arıtma da kullanılabilecek yöntemlerden birisidir. Dünyada bu yöntem çok gelişti. Eğer çok sıkışırsak 4 ay içerisinde deniz suyundan arıtarak vatandaşlarımızın hizmetine sunabiliriz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.”
“Akbelen mücadelesi aynı zamanda su mücadelesidir”
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, yaklaşık bir yıldır verilen Akbelen mücadelesinden ve termik santrallerin susuzluğa etkilerinden de bahsederken sözlerini şöyle bitirdi:
“Bu mücadele sadece orman değil aynı zamanda bir su mücadelesidir. Yeraltı sularının rejimi değişiyor. Termik santrallerin kullandığı yıllık 32 milyon metreküp soğutma suyu var. Bu suyunda bir an önce doğal kaynaklara geri bırakılması ve suyun insan ihtiyacı için tahsis edilmesi gerekir. Bunun yolu da termik santrallerin kapatılması ve oraların yenilenebilir enerji kaynaklarıyla donatılmasıdır. Bodrum’un ihtiyacı yıllık 44 milyon metreküp, sadece iki tane termik santralin kullandığı su miktarı 32 milyon metreküp. Bunlar ortadan kalkarsa şu anki sorunlar büyük oranda ortadan kalkacaktır.”